Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesindeyim.
H Blok, 16. Koğuş.
Henüz odam belli değil. Gözlem odasında yatıyorum geceleri.
Buraya geldiğimden beri –gelmeden önce de- olanları anlatacağım.
Hangi gündü hatırlamıyorum. Bir gün Ece, Berat ve Ali ile birlikte Tırmata yaptık. Ali ilk kez sarhoş oldu. Çok dans ettik. Sevgiyle öpüştüğüm gece bizle dans eden iki çocuktan biri gene karşıma çıktı. Gene dans ettik. Baya yakınlaştık. Yanlış olduğunu bildiğim halde çocuğu dış tarafa çıkardım, öpüştük. Neyse Berata gözümü diktim ve nasıl tepki vereceğini izliyordum. Biliyorsun Berat benim için abi gibi bir şeydi. Geçmiş zaman kullandım çünkü, hikayenin geri kalanını dinle. Berat dedi ki bunu onaylıyorum iyi bir çocuğa benziyor. Neden böyle dedi anlamadım çünkü çocukla ilişki gibi bir şeylere başlayacağımı falan düşünmüyordum hayır aklımın ucundan geçmiyordu sadece öpmek istemiştim ve öpmüştüm. O gün öyle bitti. Yani benimle ilgili olan kısmı.
Ertesi gün Beratın teklifiyle (ben hadi gidelim deyince hayır diyorlar çünkü gözlerinde bir alkoliğim) Tırmataya gittik gene. İçtik. İçtik. İçtik. Yılbaşını erken kutlayan yetişkin bireylerden yılbaşı şapkası çarptık Eceyle. Arka masadaki insanlarla muhabbet ettik. Onları masaya davet ettim. Aaa Murat ile tanıştım Ecenin arkadaşı. Neyse. İsimleri es geçiyorum arka masadan gelen çocukların. İkisi benimle aynı fakültedendi, birisi psikoloji okuyordu, diğeriyle de aynı hazırlık sınıfındaydık. Üçüyle arkadaş olup biriyle öpüştüm. İsteyerek olmadı. Birazcık istemediğim şekilde ileriye gitmeye çalıştı. İttim. Gece yatakta ağlayacağımı biliyordum ama gene de gülümseyen Elif rolünü oynamaya devam ettim. Bir süre sonra Beratın gittiğini fark ettim. Çok içmiştim zaten nasıl giderken fark edeyim ki. Evet bahanem bu. Çok içmiştim. Bok gibi bir bahane biliyorum.
Sonraki gün sessizdi.
Ondan sonraki gün Ece aradı. Parti vardı partiye gidecektik. Güzel, parlak ojelerimi sürmüştüm. Ne giyeceğimi düşünmüştüm. Konuştuk. Bana, ne kadar iğrençlik yaptığımı anlattı. Beratla konuştuğunu söyledi. “Elifle bitti” demiş. Artık arkadaş olmayacakmış Berat benimle. Sonra da akşam partiye gelmeyeceğini söyledi. Canı bir yere gitmek istemiyormuş.
Güvenlikçi Gizem ablanın yanına indim aşağıya, Ece hazırlanmış yurttan çıkıyordu. Arkadaşlarıyla Kadıköye gidecekmiş. Arkadaşlığımız o anda onunla da bitti.
Berat ve Ece gittiğine göre artık kimsem kalmamıştı. Ağladım. Bakırköy planını erkene almaya karar verdim. Bakırköy benim Z planımdı. Artık diğer 28 harf bittiğine göre sonuncu planı uygulayıp başarısız olursam gidecektim. Mezara evet. Bunu bana tekrar sesli söyletme Karbon, sen de biliyorsun.
Doktoru aradım. “Bugün yatabilir miyim?” dedim. “Hayır, saat geç oldu. Yarın gidersin.” Dedi. Yurttaki işleri hallettim ve sonra –uçarak- hakimevine gittim. İçtim. Çok içtim. Sabahına taksiyle Güney kampüse gittim. Doktora. Beni sevk etti. Bir araba, bir şoför, bir hemşire ve bir güvenlik ile birlikte buraya geldik. Kimsesiz kız olarak anıldım yol boyunca, beni uyuyor sanırlarken. Yoldayken çok korktum. Çünkü son çarem burası. Aldılar.
Bu kadar güvenlikli bir yer görmemiştim daha önce. Açıkçası bu güvende hissettirdi. İlk defa bu tip bir yaşama girdim. İlk geldiğimde herkes bana korkunç gelmişti. Şimdi herkesi seviyorum. Gerçekten. Bir tek şu Gönül ablayla banyoda saç havlumu düşüren her kimse onu sevmiyorum. Neyse. Sana şunları anlatmak istiyorum.
Burada bez takan insanlar var(mükemmel insanlar)
Geceleri çığlık atıp uyananlar…(onlar da mükemmel)
Kendisinin farkında olmayanlar(hala mükemmel)
Yorulmuş, hayata küsmüşler var. (en mükemmelleri)
Ve en güzel olan ne biliyor musun? Ben de onlardan biriyim. Burada çok şey öğreniyorum. Bu anıların hepsinin kalmasını istiyorum. Ki bence zaten kalacaklar çünkü eskisi gibi bilinçsiz doktorların elinde değilim. TANRIM! Birisi bana 9. Sınıfımı geri versin.
Burada geçirdiğim her an hem bıktırıcı hem dinlendirici hem öğretici. Sevdim burayı. Burası benim ait olduğum yer. Ama yine de umarım uzun süre kalmam. Kilyosu özledim.
Amma çok yazdım. Özlemişim yazmayı. Şimdi ilaç saati.
Bu arada 3 gündür annem geliyor. Annemi seviyorum. Buradan çıktıktan sonra onu hiç üzmeyeceğim. Zor yazıyorum yoruldum. Görüşürüz.
Not: Burada 3 gece yattım. 3 gün sayılır. Şafağı ise hiç kimse bilmiyor.
29.12.2017
fotoğrafın linki: https://onedio.com/haber/beles-gezebileceginiz-oldukca-guzel-bir-muze-bakirkoy-ruh-ve-sinir-hastaliklari-hastanesi-732731